Ekmek — Çeşnili, çeşitli

Ekmek pişirmeyi severim. Yoğurması, mayalanmasını beklemesi heyecanlıdır. Hele benim gibi maceracıysanız, tam tarifi takip etmeden her seferinde bir macera yaşamak istiyorsanız, size sonsuz seçenek sunan bir alandır. Mayasını hazırlamak, un karışımını ayarlamak, içine ekstra birşeyler koymak mümkün. Kısacası, seçenek sonsuz, sonuçlar muhtelif.

 

soğanlı ekmek

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu sefer yaptığım ekmeklerin de macerası var. Mutfakta macera olmadan olmaz. Arkadaşımın verdiği “Evde pişen ekmek” kitabıyla, uzun zamandır  ara verdiğim ekmek maceraları aklıma geldi. Eh yılbaşı da güzel bir fırsat. Yani yapılan ekmeklerin yenmesi için fırsat. Yoksa kim yiyecek? Oturdum başladım:

 

Önce kitaptaki ilk tarif olan rokforlu cevizliyi inceledim. Diğer tariflere baktım. Yaş mayalılar, kuru mayalılar, makinada yapılanlar elde yapılanlar. Okudum, okudum, sonunda attım kendimi mutfağa. Neden hiç bilmiyorum, kitaptaki tarifi birebir yapmak varken, kendi bildiğim gibi ilerledim:

Tam buğday unu ile başladım, 5 yemek kaşığı zeytinyağ, 1 paket kuru maya, az tuz, az şeker, ılık süt.

  • Mayayı az un, ılık süt ve az şeker ile beraber canlandır; (Sonuç süper, sünger maya oldu!)
  • Hamuru karıştır; (Mikserin ucu ile, güzelce hamur oldu)
  • Yağlanmış kalıp içinde, ılık ve kıpırdamayacağı bir yerde, (mikrodalga fırının içi) 2 saat mayala; (Üzerine mutfak bezi ile kapadım. Kocaman kabardı, ama bazı kenarları hava ile temas ettiği için mi, yoksa az yağladığım için mi bilmiyorum, kurudu)
  • Hamuru unlanmış tezgaha al, yoğurarak havasını al (kolay ve zevkli işlem. Ama hamur fazla mı sertti ne?)
  • Yağlanmış tepsiye al, üzerine plastik wrap ile kapla, buzdolabına al. (Dövdüğüm gibi çıktı. Fazla sert, bastırdığın zaman çukur kalan, onca yağa ve plastik wrap’e rağmen yer yer kurumuş. 🙁 )
  • Oda sıcaklığına gelene kadar bekle, (yumuşamadı, hala kabuk kabuk, sert !)
  • Malzemeyi ekle veya şekil ver (olmuyor ol-mu-yor!), hamurun kenarları kapanmıyor, kabukları kestim attım, sözde yumuşak hamur kaldı, ama o bile fazla sert.

Buraya kadar dedim, pişirmeyi bile denemedim, doğru çöpe gitti. ziyan olan malzemeye canım çok sıkıldı. Beni fena kamçıladı. Bütün suçu 100% tam buğday unu kullanmaya bıraktım.

Haydi bakalım yeniden başladım. En eski tarifime döndüm. Pofuduk, çörek gibi ekmekler yaptım. Öyle bir oldu ki, bir gecede ikisi birden bitti. Ertesi gün için planladığımız artık partisine bir kere daha yaptım. İşte şimdi o tarif; güzel olan.

soğanlı ekmekBaştan hatırlatıyorum: Çörek gibi, yumuşak kabuklu, pof pof bir ekmek oldu. Kitapta, pişme sırasında fırına pişmeyi yavaşlatması için buhar yapmak için buz koyulması tavsiye ediliyordu. Onu da denedim, ama buzla veya buzsuz, birşey fark etmedi. Her durumda, kabuk olmadan, çörek gibi pişti.

Malzemeleri sıralıyorum;

  • 1 paket Dr Oetker instant maya
  • 1 bardak ılık süt
  • 1/2 bardak ılık su
  • 350 gr beyaz un
  • 150 gr tam buğday unu
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 tatlı kaşığı tozşeker
  • 5 yemek kaşığı zeytinyağı

Su hariç bütün malzemeyi hamur karıştırma kabına alın, güzelce karıştırın. Unu yavaş yavaş ekleyin. Önce cıvık bir hamur olacak. Hatta “Ayyyy su fazla geldi galiba, biraz un eklemeli” diyeceksiniz. Ama siz un kavanozunu çıkarıp ölçene kadar, zaten toparlayacak. Sakın eklemeyin. Buradan aldığım ders, bekle, yeterli yoğurmak lazım. Hatta, tam buğday unu daha fazla su çekiyor, o yüzden sabret.

soğanlı ekmekKarıştırma kabına yaklaşık 1/2 bardak zeytinyağı dökün. Hamuru ellerinizle alt-üst edin. Her tarafının yağlanmasına dikkat edin. Malum yere (ılık, hava akımı olmayan, mikrodalga veya kullanmayacaksanız fırın) kaldırın. Mayalama süresi 1-1,5 saati geçmeyecek. Zaten yeterli oluyor, hamur 2 katına çıkıyor.

Yine unlanmış mutfak tezgahına alın. Elinizle bastırarak (ki hamur yumuşacık olduğu için çok zevkli ve kolay bir işlem oluyor) içindeki hava kabarcıklarını çıkarın.

soğanlı ekmekBu noktada, çeşit sevdiğim için, hamuru ikiye böldüm. Birinin içini güzelce yağladım, 2-3 küp (yaklaşık 75 gr kadar yumuşak tereyağ ile) tereyağı parmaklarımla sürdüm hamura. Sonra katmerlensin diye 4-5 defa hep aynı tarafa doğru katlayarak ve açarak yoğurdum. Şekil verdim, diğeri ile karışmasın diye çörek otu serptim.

Diğerine biraz daha detaylı bir iç hazırladım;

  • soğanlı ekmek2 kırmızı soğanı önce piyazlık doğradım. Az zeytinyağı ile pişirdim. Hemen kavrulmasın diye altını az açtım, tencerenin kapağını da kapadım, güzelce terlediler. Tuzunu, şekerini ekledim, suyunu çekene kadar yumuşatarak pişirdim.
  • Bir avuç dereotunu incecik kıydım.
  • Soğanların üzerine iki tutam toz tarçın serptim.

Bunu da güzelce yaydığım hamura serip, hamuru rulo haline getirdim.

soğanlı ekmekEkmekler pişerken biraz daha kabaracak. O yüzden aralarında mesafe olmasına dikkat edin.

Sonra yine 15-20 dakika kadar kabarmasını bekledim. Ki bu arada fırınımızı da 180 dereceye ısındı.

 

Biraz önce dediğim gibi, pişme esnasında, fırına buhar sağlaması için bir kap içinde su / hem de yavaş yavaş buharlaşması için buz koydum. Ertesi gün, aynı ekmeği yaptığımda bu defa buz koymadım. Ama her iki seferinde de, kabuk yumuşak oldu, sert kabuk yapmayı başaramadım.

IMG_5325Bu, süt kullandığım için olabilir. Süt kullanmak daha yumuşak, çörek kıvamında ekmek olmasını sağlıyor sanırım.

 

Isınmış 180 derecelik fırında, 35-40 dakikada, kabuğu güzel bir altın rengi alıyor. İyice ılınmasını bekleyin, daha sonra dilimleyin.

 

IMG_5328

 

Böyle güzel renkli kabuklu göründüklerine bakmayın, incecik, yumuşak kabukları oldu.

Amaaaaa, tadı süperdi. Tek başına veya az peynir zeytin ile bile yenecek gibi oldu ekmeklerim.

Şimdi, denemeye devam. İlk önce, sadece su ile, hiç süt kullanmadan deneyeceğim. Biraz daha araştırma yapacağım, bakalım neler çıkacak.

soğanlı ekmek

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

*

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.