Glütensiz sabah kahvaltısında yumurtadan sıkılanlara gelsin: Karabuğdaylı Glütensiz Granola!

Image

Bütün icatlar ihtiyaçtan çıkar ya, benimki de biraz öyle oldu. Glütensiz granola eliminasyon diyetime çare oldu. Tabii ben icat ettim demeyeceğim. Ne o canım, tekerleği baştan icat etmiyoruz. Oradan buradan deneye yanıla, benzeterek, ekleyip çıkararak bir şeyler yapıyoruz.

10 gün kadar önce dinmek bilmeyen sıkıntılarıma çare olur umuduyla, eliminasyon diyetine başladım. Evet, gluten ve süt çıktı hayatımda. Başta bayağı bir kafam karışıktı, yavaş yavaş her şey yerli yerine oturdu. Ekmek yerine ceviz ve badem girdi. Zaten ekmekle pek derdi olan biri değilim, o vazgeçmesi en kolayı oldu… Ama sabah granola yiyememek, en çok o üzdü beni. Yulaflı granola yerine glütensiz granola şart dedim.

Sabah kahvaltıları başlarda yumurta, salata gibi protein ağırlıklı oldu, ara öğün olarak sincap oldum, devamlı kuru yemiş, kuru meyve yiyorum. Ama dön dolaş aynı kahvaltı bayınca, glutensiz bir müsli, granola bulayım diye debelenmeye başladım. Evet, glutensiz yulaf var, ama maalesef ithal ve fiyatı dudak uçuklatacak cinsten. Onun yerine başka alternatifler ararken karabuğday geldi aklıma. Çiğini aktarda bulunca, sorun çözüldü. Önce ciddi ciddi hiç pişirmeden denedim, daha paketten çıkan hali bile çıtır çekirdek. Eh ben de, azıcık tatlandırıp kahvaltılık olarak hazırladım.

Evde glutenli günlerimden kalan muzlarım (evet, muzda gluten yok, ama ben muzu daha çok yulaf ezmesine koyuyordum) iyice kararıp yumuşamıştı. Onları iyice ezdim, şekeri yetmeyecek diye, biraz pekmez ile destekledim. Tabii ki zeytinyağ da girdi işin içine… Gerisi klasik granola. İşte baharat, kuru yemiş vs. Orijinal yulaflı granola tarifime bakarsanız, detayları orada da var. Tepsiye koyarken, bazılarını löpçük löpçük koydum, birazını da yaydım. Deneme yapıyorum ya 🙂 Löpçük koyduklarım ciddi ciddi kurabiye gibi oldu. Diğerleri dağıldı, tam kaşıklık oldu.

Fırından çıkan ilk partiyi hemen kurabiye gibi denedim. Başarılı…. Sonra badem sütüyle de sınavı geçince, ben yeni maceralara atılırken, blog’a yazayım dursun dedim. Daha çok deneme yapılacak. Misal, muz yerine hurma püresi? Belki biraz portakal kabuğu? Hayal gücünüze göre ekleyin, çıkarın. Mutfak işlerinin en zevkli yanı bu!

Jump to Recipe

Karabuğdaylı glutensiz granola

Çiğ karabuğday, muz, kuruyemiş ve meyveler evlenmiş… Biraz kalabalık ama olsun!
Hazırlama Süresi20 minutes
Pişirme Süresi25 minutes
Türü: Breakfast, Snack
Porsiyon: 6 porsiyon

Malzemeler

  • 2 cup Çiğ karabuğday
  • 2 adet olgun muz
  • 2 çorba kaşığı Elma, dut veya keçiboynuzu pekmezi Üzüm çok sert geliyor bana… Zevk meselesi
  • 2 çorba kaşığı zeytinyağı Belki hindistan cevizi yağı da olur.
  • 1 cup Badem, ay çekirdeği, kaju, fındık Hepsi doğranmış, karışım
  • 1/2 cup susam, çörek otu, chia, keten tohumu karışımı
  • 1 cup kuru meyve doğranmış erik, kayısı, üzüm, yaban mersini vs.
  • 1 tatlıkaşığı tarçın
  • 1/2 tatlı kaşığı zencefil tozu
  • 1/2 tatlı kaşığı vanilya
  • 1/2 tatlı kaşığı tuz

tarif-name

  • Fırını 170 derecede ısıtın
  • Derin bir kasede muzları iyice ezin, içinde zeytinyağı ve pekmezi eritin.
  • Üzerine karabuğday, baharatlar, fındıklı karışım ve chialı karışımı ekleyin. Hepsini güzelce karıştırın. Sadece kuru meyveler koyulmayacak. Hepsini harmanlayın.
  • Yağlı kağıt üzerine löpçük löpçük koyun veya ince olarak serin. Doğru fırına.
  • Hafifçe cızırdamaya başladığı zaman, 20-25 dak. sonunda, fırını kapatın, kapağını açık bırakın ve tamamen soğumasına izin verin.
  • Tepsi iyice soğuduğu zaman, kuru meyveleri ekleyin ve kavanozlara yerleştirin.

İpuçları

Kuru meyve olarak, erik, üzüm çeşitleri, yaban mersini, cranberry en sevdiklerimden. Buna alternatif olarak kuru kayısı, hurma ekleyebilirsiniz. Hatta hınzırlık olsun diye minik minik böldüğünüz çikolatalar da çok yakışacaktır. 

Anneanne kurabiyesi

Image

Her evde bir anane kurabiyesi vardır değil mi? (Sahi anane mi anneanne mi yazayım karar veremedim. Doğrusu uzun olanı biliyorum, ama diğeri daha karakterine uymuyor mu? Çocuksu, naif 🙂 )

Anneanne kurabiyesi

Anane kurabiyesi allengirli bir tarif değildir, sadedir, hadi en fazla üzerinde vişne bubuğu vardır. Malzemeleri evde mutlaka vardır. Çabucak yapılır, fırına gider, sonra da, soğuk ve karanlık kış ikindilerini şenlendirir.

Bu kurabiye bana çocukluğumu hatırlatır. Sıcak yaz günlerinde, deniz dönüşü, daha saçlar ıslakken, arkadan arkadan dalga sesini bastıran karga sesleri ve elbette incir ağacı kokusu. Benim tercihim vişne şerbeti eşliğinde, ama süt seven için buz gibi süte de eşlik edebilir, yok olmaz illa çay derseniz ona da uyar.

Bir ev düşünün, 3 katlı, kocaman, ferah odaları olan. Merdivenlerden çocuklar koşarak iniyor, çıkıyor, bahçedeki erik ağacını yağmalıyorlar zamanından önce. Evin beslemesi, aile büyükleri, hep bir arada. Sofra kalabalık, Birinin yediğini öbürü yemez, her mideye ayrı hitap edilir. Dolayısıyla, mutfak harıl harıl. İşte bu kurabiye de, üzerine vişne tanesi ile büyük oğlana, uzun uzun yapınca büyük kıza, top top yapıp üzeri çatlak çatlak olanlar da, küçük kıza gidiyor.

Tarif ananemden. 🙂 Ama eminim sizin de yediğiniz bir kurabiye çıkacak ortaya. Dolayısıyla, eski çok eski bir tarif. Suyun öteki yakasından gelirken mi getirmişler, yoksa zaten herkes benzer bir kurabiyeyi mi yaparmış, bilemiyorum. Ama yumuşak, kocaman, dışı kıtır, içi daha dişlenebilir bir kıvam.

Başlayalım mı?

Devamı için tık / Press to read more

Beğendim Bisküvisi

Image

Valide sultanın 1966-67 tarihli defterinden ilk tarif… Yani aklıma yatan, merak uyandıran, dur bakalım bir deneyelim dedirten ilk tarif. Bir dolu kurabiye tariflerinin arasından bunu seçmemin sebebi sanırım toz şekere bulanıp pişirilmesi. Görsele o kadar alışmışız ki, herhangi bir görsel olmadan tarifi denemek zor geldi açıkçası. Çıkan ürün de görsel olarak beni pek tatmin etmedi. Ama lezzet güzel. Dolayısıyla bir kere daha denenecek, ve bu sefer incecik yapılacak 🙂

Eski yemek defterlerinin kaderidir sanırım, bir yerden sonra yazılar birbirine girmeye başlıyor, ışığa tutarak, altına koyu renk kağıt koyarak çözmeye çalışıyorum. Kolay değil. Benimle yaşıt bir tariften, defterden bahsediyoruz.

Valide sultan bu tarifi nereden bulmuş, hiç denemiş mi bilmiyorum. Beğendim kurabiyesini yaptığımı söyleyince de pek hatırlamadı maalesef. Nereden hatırlasın, 3 yemek defteri, yüzlerce kurabiye, tarif arasından. Demek ki, yazıldı, ve unutuldu, belki de denenmedi bile. Ama güzel, lezzetli ve gerçekten de şık duruyor. Üzerinde kaba kristal gibi parlayan toz şekerlerle pek havalı bir sunumu var. Ah bir de sabırla incecik yaparsanız daha ne olsun 🙂

Yapımına geçelim mi?

Devamı için tık / Press to read more

Viyana Kiflesi

Image

Vanilyalı, bol pudra şekerli, bir kurabiye. Un kurabiyesi gibi, ama değil. Hani un kurabiyesine en güzel alternatif diyelim. Valide Sultan’ın en eski yemek defterlerinde bile olan, ve temize çekilen her deftere de taşınan ünlü bir tarif.

Valide sultan’a sorduğum zaman, bunun onun ünlü vanilyalı ay kurabiyesi  olmadığını söylerdi. Ama denememiştim. Şimdi yine eski defterleri karıştırırken bu çıktı önüme, eh artık denemek şart oldu. İşte ancak o zaman farkettim ki, tarifin adı Viyana Kiflesiymiş, Vanilya kiflesi değil! İyi mi? Yıllarca ben vanilya kiflesi dedim, zarif annem de hiç düzeltmedi.

İnternette kifle veya Viyana Kiflesi diye araştırınca, HİÇ BİR ŞEY bulamadım.  Bu da bana inanılmaz geldi. En yakını kifli diye birkaç tarif vardı, ama onlar da, mayalı hamurdan yapılan bir tatlı çörek… Yok, neyse orijinale dönelim dedim, eski ama en eski defteri açtım. Hani bana ilk verdiği, üzerinde hala kızlık soyadı yazan (belli ki nişanlıyken yazmaya başlamış) defteri.

Şimdi dedikodu zamanı; defterde pek çok tarif var. Ama belli ki hiç denenmemiş, sadece kopyalanmış bir yerlerden. Gramajlar 280 gr gibi, valide sultanın hep hiç yapmadığını söylediği mayalı tarifler de gırla 🙂 Hele bazı tarifler çok anlaşılmaz. Tam gençkız defteri yani. Hevesli, ama tecrübesiz

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Haydi dönelim tarife.

Devamı için tık / Press to read more

Sakızlı Lorlu kurabiye

Image

Yolunuz Ayvalık’a düştüyse, turistik veya değil, bu kurabiyeyi es geçmiş olamazsınız. Sakızlı lorlu ve hatta zeytinyağlı bu muhteşem kurabiye, yanında kocaman bir bardak çayla enfes. Her rehberde, gezi yazısında mutlaka bahsi geçer. Eski çarşı içinde, köşede, 1946’dan beri çalışıyor Güler Tatlıhanesi. İsmi bile tarihi değil mi?

Lorlu sakızlı kurabiye

Türkiye’de maalesef aile işletmeleri 2 jenerasyon ya yaşar ya yaşamaz. Ama bu tatlıhane, kaç jenerasyon taşımış siz düşünün. Hala eski dekorasyonlarıyla, hala eski 1947’den kalma dondurma makinaları ile ve tabii ki hala eski artık geleneksel tarifleriyle çalışıyorlar. Umarım daha uzun yıllar çalışmaya devam ederler.

Hani deniz dönüşü, burnunuz ve omuzlarınız hafif hafif yanarken, banyonuzu yapmış, nispeten “ayıplık” yazlıklarınızı giymişsinizdir. Çay demlenir, deniz sizi iyice acıktırmışken, yanına vişne şerbeti ile, limonata ile veya kocaman su bardaklarında paşa çayı ile balkonda yersiniz. Kırıntılar döküldükçe büyüklerin yüzü asılır, sonra parmağınızı yalayarak da o kırıntılar toplanır 😀 İşte o günlerdeki kurabiye.

İçindeki malzemelere bakarsak, son derece klasik, anneannelerimizin de evinde bulunan malzemeler. Zeytinyağı, tabii ki Ayvalık simgesi olarak sızma. Karbonat, birkaç damla limonla köpürtülmüş, kurabiyeye o tatlı sarı rengini verecek ve kabartacak. Lor, mümkünse süt kestirilerek evde yapılacak, yumurta, bahçedeki çilli tavuktan, un ve şeker köşedeki bakkaldan. Sakız tabii ki komşu adadan, ya da daha güzeli, keşke, bahçedeki ağaçtan.

Ayvalık kurabiyesi

Bu kadar nostalji yaptıktan sonra yapımına geçelim mi?

Devamı için tık / Press to read more

Browni üstü kurabiye

Image

Bu tarif önüme düştüğünde fikir çok hoşuma gitti, ama düşün taşın nasıl olacak da pişecek pek de aklıma yatmadı. Uzun zaman önümde durdu, gözümün önünde, ama denemeye elim gitmedi. Sonunda denemeye cesaret ettiğimde bu defa oğluşun evde olduğu, tadına bakıp yorum yapabileceği zamanı kovaladım.

Et voila!

Brookie diye geçiyor. Hem browni, hem cookie. Gerçekten üstü kıtır kurabiye, altı brownie.  Gerçekten de keserken bile kıtır kıtır üstü. Eğer pişirme süresini de iyi ayarlarsanız, altı da ıslak bir browni. Yok çok pişirirseniz, o vakit, kek oluyor. Olsun olsun 🙂 O da güzel.

Devamı için tık / Press to read more

Un kurabiyesi

Image

Valide hanımın mutfak becerilerini bütün çevremiz bilir. “Bazı” damatlar mayonezli kırlangıcını anlatır, “bazı” damatlar sosisli krebini. Ama herkesin ve herkesin ilk aklına gelen eminim ki, bademli ay kurabiyeleridir.

un kurabiyesiBu kurabiyeler üzerine efsaneler geliştirilmiştir. Kalıpla mı kesildi, elle mi şekillendirildi, çay sofralarında çok dedikodusu yapılmıştır. Kimisi kesinlikle kalıpla yapıldığına inanır, hepsinin aynı elden bu kadar düzgün çıkabilmiş olmasını kabul etmez. İnci hanım istediği kadar anlatsın, uzun uzun açıklasın, imkanı yok inanmazlar.

Çevremizde müptelaları oluştu zamanla. Un kurabiyesi, ama içinde azıcık da çekilmiş badem olunca, hafif kıtırlıklar ağıza gelince efsane olmasına şaşırmamalı. Hani daha önce yazmıştım ya, “Ayşe teyzenin böreği”, “Fatoş teyzenin zeytinlisi” diye, işte bu tarifin de,  “İncinin un kurabiyesi” diye pek çok 60-80 dönemi yemek defterlerinde yerini aldığına eminim.

Valide hanım, bu kurabiyeleri o kadar muntazam ve zamanla minnoklaşan şekilde yaptı ki, ben bu yaşıma geldim, denemeye cesaret edemedim. Ancak şimdi, dışarıda kar kış kıyamet, zamanı geldi. Tarifi annemden almak zaten biraz zor oldu. Fırın ısısı, hamurun beklemesi, içindeki badem miktarı, o kadar otomatiğe bağlamış ki, zar zor hatırladı hepsini. Ağzından kerpetenle çektim desem yeridir.

Devamı için tık / Press to read more

Limonlu çatlak kurabiye 59 kalori

Image

Özellikle bahar ve yaz aylarında, limonlu tatlılara bayılırım. O tazecik, canlandıran sizi şöyle bir şaşırtıp kamaş kamaş yapan tadı severim. Aslında genelde ekşi ile hiç aram yoktur. Erik, çağla pek sevmem. Ama ekşi ile tatlı birleşince bir başka oluyor.

limonlu çatlak kurabiyeAğır bir çay misafirine tarif toparlarken rastladım bu kurabiyeye. Bilen bilir, misafir kaç kişi ise, neredeyse o kadar gün öncesinden hazırlıklara başlarım. Hele şöyle 12 kişilik bir davet söz konusuyda, tarif toparlama, okuma araştırma süresi de, bildiniz evet 2 haftayı bulur. Sonra, masa örtüsü, peçete, servis parçaları derken, önce alışveriş, sonra pişirme günü veya tercihan günleri. Bunu zahmet veya yorgunluk veya zor iş olarak görmeyin. Benim için işin en zevkli kısmı bu zaten. 😀

Lafı uzatmayayım, bu benim gibi çatlak kurabiyeleri instagramda gördüğüm zaman, denenecekler listesine aldım. (Misafir faslı geldi geçti, diğer denenenler de peşpeşe gelecek tabii)

Öncelikle tarifi yayınlayan www.baketotheroots.de ye sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum. 😀 Takip etmenizi tavsiye ederim. Hoş, fotojenik, neşeli, güzel bir sayfası var.

limonlu kurabiyeTarifi birebir uyguladım, yabancı bir siteden tarif deneyeceksem, ilk seferinde birebir uymaya gayret ederim. Kimi zaman malzemeyi tam tutturmak sorun olur tabii. Sour cream, buttermilk, double cream gibi süt ürünlerinin alternatiflerini bulmak veya icing sugar, confectioners sugar, powdered sugar ın meğersem aynı bildik pudra şekeri olduğunu keşfetmek zaman ve emek alır.

Devamı için tık / Press to read more

En bir diyet kurabiye 24 adet sadece 33 kaloricik

Image

Bu kurabiyeyi Karatay tarzı beslenmeye gönül vermiş bir kuzenim anlatmıştı. Doğruya doğru, baştan biraz kuşkuyla yaklaştım. Ne şeker, ne un, ne yulaf? Nasıl kurabiye olacak diye.. Ama merak bünyeye girince deneyeyim dedim.

IMG_2722

Tabii tarifi can kulağı ile dinlemediğim için, aklımda kaldığı kadarıyla yaptım. Yani telefon kadar yakın, neden telefon edip sormadım bilmiyorum. Hafızama güvenmek mi? Maceracı yanım mı bilmiyorum. Neyse, sonuçta aklımda kaldığı kadar yaptım, 2 defa hem de.

 

 

 

 

 

Her ikisi de “kendince” güzIMG_2899el oldu. Birisi nazik mi nazik, şöyle sıkı sıkı kavrayamayacağınız, bulut gibi dağılan, ama yemesi de bir o kadar hafif;
bir diğeri, sadece kuru meyvaların göründüğü, mucizevi bir kuruyemiş topçuğu.

 

Kuruyemişi fotoğraflamak ne kadar zormuş, bunu da anlamış oldum bu vesile ile 🙂 İçindeki kuru vişnelerin, gün kurusu kayısıların esmer renkleri fotoğraflarda pek de iyi çıkmadı.

Devamı için tık / Press to read more

Tatlı mayalı hamurlara devam. 36 parça, 101 kalori

Image

Paskalya çöreği ile devam başlayan macera devam ediyor. Tatlı mayalı hamurlara bulaşınca, önce cinnamonrolls sonra da neden olmasın diyerek nutellarolls yaptım.

Hamur aynı paskalya çöreğinin hamuru gibi. Ancak bu sefer yaptığım hamuru 4’e böldüm. Bayağı bereketli bir hamur oldu. Bir ölçü hamurdan 12 parça cinnamonroll, 12 dilim Nutella ekmeği (?) ve 6 adet de çörek çıktı. E daha ne olsun yani. Bu noktada, yukarıdaki kalori hesabına içine koyduğunuz nutella, esmer şeker vs dahil değil. Onu hatırlatayım… Bu sadece hamurun kalorisi. Aman yanlış anlaşılmasın. 😀

paskalya

 

Cinnamon roll’lar en kolayı. Hamuru nasıl hazırladığımızı hatırlıyorsunuz. Burada detaylı tarifi var: İçine baharatını ekleyin, ama kuru meyvalarını eklemeden buzdolabında bekletin. Sonra ihtiyacınız kadarını çıkarın, oda sıcaklığına gelene kadar bekleyin.

 

 

 

IMG_2735Daha sonrasında, unlanmış bir ekmek tahtası üzerinde yarım parmak kalınlığında merdane ile açtım. Fikir vermesi açısından, hamur tahtam, 45×30 cm kadar.  Hamuru 2 ye kestim.  Yarısını cinnamon roll yapmak için üzerine eritilmiş 50 gr kadar tereyağını sürdüm, sonra esmer şeker, tarçın, belki azıcık dövülmüş karanfil ve ince kıyılmış ceviz ile iyice kapladım. Kenarlarında 1 parmak kadar boşluk bıraktım ki rolu yapınca kolayca yapışsın.

Geri kalan kısmına da çikolata kreması sürdüm. Ben bu sefer bitter Sarelle kullandım. Nutella ile de yapmışlığım var. Ancak dikkat edilecek nokta şu:

IMG_2737

 

Şokella, Sarelle veya Nutella ne sürerseniz sürün, yaptığınız ruloyu keserken bıçağa fena bulaşıyor. Bu da sonraki dilimleri zorlaştırıyor. Hadi kestiniz diyelim, pişerken görünen çikolata kreması yanıyor bu sefer. Yani çikolata ile rulo yapmaya evet, ama keserek cinnamon bun gibi pişirmeye hayır…

 

 

 

cinnamon bun

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Cinnamon Bun için rolu yaptığınız hamuru, bekletmeden 1,5-2 cm genişliğinde kesin. Halka halka, yağlanmış tepsiye yuvarlak kısımları yukarı gelecek şekilde yerleştirin. Fırını ısıtın. Bu arada her bir lokma (halka) mayalanmaya devam ederek kabaracak. Pişerken bir kere daha kabaracak. O yüzden çok sıkıştırmadan yerleştirin derim.

170 derecede, 10-12 dakikada pişiveriyor aman dikkat diyorum.

Fırından çıkınca, (offf Allahım o ne kokudur) üzerine biraz daha erimiş tereyağ (evet maalesef) ve bol pudra şekeri. Yummmmm….

Şimdi, çoğu internet sitesinde, üzerine pudra şekeri ile bir tür cila yapıyorlar. O bana ciddi ağır geliyor. O yüzden ben ıslatacak kadar tereyağ ve sonrasında pudra şekerini daha çok seviyorum.

Ilık ılıkken insanın aklını başından alacak birşey… Çayın yanına.. Veya mesela, hani siz erken kalkarsınız da, pazar sabah kahvaltısına hazırlarsınız, ev ahalisi bu kokuyla uyanır mesela… Artık sizin hayal gücünüze bırakıyorum..

Gingerbread dedikleri: Yılbaşı kurabiyesi, yumuşak, ama bol baharatlı!

Image

Yılbaşı, ya da noel, ya da christmas, ya da nurdoğan ne derseniz işte, aralık ayı geldiği zaman, daha bilimsel açıklaması ile en karanlık geceler biter, günler yeniden uzamaya başlarken, mutfaklardan  zencefil, tarçın, karanfil kokuları gelmeye başlar. Kışın en güzel kokularıdır gerçekten. Gingerbread tarifleri havada uçuşur, yılbaşı kurabiyesi yapma zamanıdır. 😀  İster sıcacık süte ekleyin, ister fırında pişen kurabiyenize, ister sıcak şarabınıza, o koku havaya yayılınca,  “tamam, yılbaşı geliyor, kırmızı, yeşil zamanı! Hediye avı zamanı” dersiniz.

gingerbread

Ben 5-6 sene önce bir ara bu kurabiye işine taktığım dönemde, çok araştırmıştım. Baharatlı sevdiğim için neredeyse keskin hatta bir keresinde oğluşun “Acı yahu bu?!” dedirtecek kadar baharatlı yaparım kurabiyeleri. Seneler geçti, artık kilo kontrolü zorlaştı, birkaç senedir yapmıyordum. Bu sene yine dellendim. Heyhat! Eski tarifimi kaybetmişim. Evde görseniz, her taraftan yemek kitabı, print edilmiş tarifler çıkıyor. Ama ne kadar aradıysam da, o ilk yaptığım tarifi bulamadım. İş başa düştü, oturdum, yeniden içeriğini hatırlayıp “tasarladım”.

Öncelikle belirtmem lazım. Bu tarif bir GINGERBREAD tarifi. Her ne kadar kurabiye ismiyle geçse de, “bread” işte. Daha yumuşak dokulu, öyle kıyır kıyır ve incecik kurabiyelerden değil yani. Böyle bilmiş bilmiş yazdığıma bakmayın. Benim de bunu idrak etmem zaman aldı. Neden yumuşak oldu, yeterince pişmedi mi diye kurabiyeleri kavurduğum bile oldu. Neyse sonunda “guru”lara danıştım, okudum araştırdım… Meğer zaten böyle olması lazımmış. Hatta birisi tersledi beni “Öyle kıyır kurabiye istiyorsan sugar cookie içine koy baharatlarını” dedi. Bana da “Hııııııı” demek düştü.

gingerbread Tarifin içinde hem tereyağ, hem de margarin var. Tereyağ kullanmanın sebebi malum. O mis gibi kokusu yeter. Bir de tabii margarin’e göre çok daha sağlıklı. Ancak bir dezavantajı, kurabiyenin şeklini koruması daha zor oluyor. Damla çikolatalı kurabiyede mesela, tereyağ ile yaparsanız yayılıyor, ama margarin ile yaparsanız koyduğunuz gibi pişiyor. Hadi o kurabiye zaten şekilsiz olmalı, sorun değil. Ama kalıplarla kestiğiniz kurabiyelerin yayılıp da şeklini kaybetmesini istemeyiz değil mi?

Şekilli kesilmiş kurabiyelerin kalıp gibi pişmeleri için bir diğer öneri de, hamuru hep soğuk tutmak, sıcak fırına koymak, ve hatta, şekilli kesilmiş ve yağlı kağıda alınmış tepsiyi, 10-15 dakika daha buzdolabında soğutup sıcacık fırına şoklama yapar gibi koymak. Biraz zaman alan, ama iyi sonuç veren bir yöntemdir. Tabii bir de fırından çıkardığınız kurabiyeleri tepsisi ile hiiiç rahatsız etmeden kendi kendilerine soğumalarını beklemek lazım. Soğudukça sertleşecekler. Ilıkken tepsiden almak biraz riskli. Kırılabilir, şekillerin uçları kıvrılabilir vs.

Tereyağ ve margarini çırpın. İçine şekeri ekleyin. Hepsi iyice köpürünce, pekmezi ve yumurtayı da ekleyin.

Derin bir kaba, unu ve bütün baharatları, karbonatı eleyin. Sonra spatula ile unlu karışımı tereyağlı karışıma ekleyin. Parça parça eklenecek. Son hali, hala yumuşak bir kurabiye hamuru oluyor. Ben bu hamuru 3 parçaya bölüp, disk gibi yapıp, ayrı poşetlerde buzdolabına kaldırıyorum. Hepsi bir tepsilik kurabiye çıkarıyor. Pişerken yayılmadıkları için büyük kolaylık.IMG_1322

Hamuru buzdolabında, 2 güne kadar bekletebilirsiniz. Hatta derin dondurucuda daha uzun zaman bile durur. Ama zaten yılbaşı zamanı yapılan özel bir kurabiye olduğu için çok da uzun durmasına gerek yok değil mi 🙂

Hamuru buzdolabından çıkarıp azıcık yumuşamasını bekliyorum. O arada fırın da 175 dereceye ısınıyor. Kalıplar hazırlanıyor, hepsi azıcık una bulanıyor. İki parça yağlıkağıt kesiliyor. Sonra mösyö merdane işbaşına!

Kurabiye hamurlarını iki kağıt arasında açmak bana hep daha kolay geliyor. Böylece gereksiz yere daha fazla un eklememiş oluyoruz. Hamur çok cıvık olursa, merdaneye yapışma durumları vs olursa, parmak uçlarınız ile azıcık un serpmenizde sakınca yok. Pişerken bu unlar kaybolup gidiyor, merak etmeyin. Tabii öylece boca etmeyin unu. Serpiştirin.. 😀

gingerbreadUna buladığınız kalıplarla, günün mana ve önemine uygun şekiller kesebilirsiniz. Ben kalpler, yıldızlar, melekler ve çam ağaçları yapıyorum. Kurabiye işinden vazgeçtikten sonra, bütün kalıplarımı eşe dosta dağıtmıştım. Kar taneleri, adamlar, lolipoplar…

Sıcak fırında, 14-15 dakika pişireceğiz. Göbekleri hala yumuşak olabilir, soğurken  sertleşecekler. Siz yine de fırını 10 dakika da kontrol edin. Her fırın kendi karakteri ile geliyor malum, kavrulmasınlar.
gingerbreadPiştikten sonra, üzerlerini istediğiniz gibi süsleyebilirsiniz. İster şeker hamuru ile, ister Dr. Oetker’in tüpteki glazürleri ile. Ya da yeterince şeker var derseniz, öylece bırakın. Güzel keyfiniz nasıl isterse. Zaten pişerken evi değil, apartmanı saracak kokusu ile tükenmesi an meselesi. Yanında ben chai latte (baharata baharatlı çay) ya da sütlü kahve seviyorum. Ama kibar kibar earl greye de eşlik edecektir.  😀

Afiyet şeker olsun!

Gingerbread

Sıcacık baharatlı, yılbaşı kurabiyesi
Hazırlama Süresi20 minutes
Pişirme Süresi20 minutes
Bekleme süresi30 minutes
Türü: Breakfast, Çaylık, Snack

Malzemeler

  • 4 cup un
  • 115 gr tereyağ oda sıcaklığında
  • 40 gr margarin oda sıcaklığında
  • 1 yumurta
  • 2/3 cup Pekmez dut veya keçi boynuzu tavsiye ederim.
  • 1/2 cup esmer şeker
  • 1 tatlı kaşığı karbonat
  • 1 tatlı kaşığı tarçın
  • 1 tatlı kaşığı zencefil
  • 1/2 tatlı kaşığı karanfil tozu
  • 1/2 tatlı kaşığı karabiber isterseniz azaltabilirsiniz 🙂
  • 1 tutam tuz

tarif-name

  • Tereyağ ve margarini iyice çirpın. İçine esmer şekeri ekleyin
  • İyice karıştığı zaman, pekmezi ve yumurtayı ekleyin.
  • Derin bir kaba un ve bütün kuru malzemeyi eleyerek karıştırın.
  • Homojen hale gelince, unu eklemeye başlayın.
  • Yumuşak bir kurabiye hamuru oluyor. Bunu 3 disk olarak ayırın, streç filme sarıp buzdolabında bekletin.
  • Hamuru 1/2cm kalınlığında açın, kalıplarla keserek yağlı kağıt serdiğiniz tepsiye alın.
  • Fırını 175 dereceye ısıtırken, tepsiyi buzdolabında bekletin.
  • Her tepsiyi 10-15 dakika pişirin, kenarları hafifçe renklenmeye başladığı zaman fırından alın.
  • Soğuyunca süsleyin.

Fıstıkezmeli ve tabii ki çikolatalı kurabiye 27 adet 104 kalori

Image

Evdeki fıstıkezmeleri ne zamandır bana göz kırpıyordu. “Dene beni” “pişir beni” diye münasebetsiz çağrılarda bulundular. Tadına bakarsak, tahin yerine kullanabilirim dedim. Oturdum, baklava hamuruna sürüp, üzerine de bol şeker serpip pişirdim. Yok olmadı. Fazla mı sürmüşüm, tahinden daha mı yağlı, bilemedim, olmadı. Moralim bozuldu, küstüm. Fıstık ezmesine de küsülür mü demeyin, ben küserim. Dolabın derinlerinde unuttum.

kurabiyeNeyse, zamanı geldi herhalde, yine bir cesaret elimi attım. Bu defa kurabiye yapayım dedim. (Bir sonrakine cheesecake var ona göre) Kendi aklıma uydurmayayım da, önden çalışayım bakayım dedim. Tarifleri, siteleri karıştırdım. 1-e-1 şeker koyduklarını görünce gözlerim yerinden uğradı biraz. Sonra, yanlış oran kurduğumu görünce rahatladım. Oturdum, ilk tarifi denedim. Deneyenler “YI-KI-LI-YOOOORR!” dese de, yaparken o kadar yağlı geldi ki, (ve hatta yerken parmaklarım yağlanınca) yok dedim. Bu olmadı, yazmayacağım. Lezzeti yerinde olabilir, ama içime sinmedi bir kere. Geçiniz.

Sonra, “The-lezzet-profesörü” oğluş denedi. Efendim, önce fotoğraflarını görmüş, demiş ki, “annem yine yulaflı sağlıklı kurabiye yapmış böğk, kesinlikle yemem”. Neyse ısrarlarıma dayanamadı, anneciğine kıyamadı, bir tek ısırık aldı. “Hımmmmmm” ünlemiyle baktım ki, beğenmiş… 😀 “Tamam süper, olmuş valla” dedi. Eh o da onay verince, yağını azalttım, gramajlarını ölçtüm, biçtim, yeniden yaptım, fotoğrafladım. İşte huzurlarınızda. Çikolata parçalıi fıstıkezmeli yulaflı kurabiye.

Devamı için tık / Press to read more

Damla Çikolatalı kurabiye

Image

Derken, Pelin hanım fark eder ki, Damla çikolatalı kurabiye tarifini blog’a yazmamış !! Kitabın ilk hikayesi (Kaan’ın damla Çikolatalı Kurabiyesi), hani neredeyse kitabın kaynağı olan tarif buraya nasıl girmemiş anlamadım. 2-3 ayda bir mutlaka pişen, face’te, instagram’da sürekli paylaştığım kurabiyeleri buraya yazmamak ayıp olmuş.

Şimdi tabii, maddi olarak bakarsak, demem lazım ki, buraya tıklayın, kitabı satınalın, tarifi de oradan okuyun. Ama ben detaylı yazacağım. Ben adam olmam. 🙂

Öncelikle, hikayenin hikayesini anlatayım;

Çalışmaya ara verdiğim dönemde, bir arkadaşıma yaşgünü hediyesi verecektim. Enteresan birşey olsun diye araştırırken, çok sevdiği bu damla çikolatalı kurabiyeyi, tarifiyle ve malzemeleriyle beraber şık bir paket yapıp vereyim dedim. Tarifi, kuru kuru yazmak yerine, oturdum hikaye gibi yazdım. Sonra bu yazma işi çok hoşuma gitti. Bir tarif, bir tane daha derken, karşınıza Mutfak Sesleri romanı çıktı.

damla çikolatalı kurabiye

Bu damla çikolatalı kurabiye ise en favori kahvaltılık bizim evde. Evdeki malzemeye göre esmer şekerle veya tamamen beyaz şekerle, bademli veya cevizli, tereyağ ile veya bazen margarinle yapabiliyorum. Hepsinin bir etkisi var mutlaka…

Devamı için tık / Press to read more

Florentine adedi 59 kalori.

Image

florentineİngiltere’den gelen bir arkadaşımız getirmiş. şöyle kocaman kocaman, avuç büyüklüğünde, mis gibi tereyağ kokulu, tam da benim sevdiğim gibi bol bademli. Yedik, bayıldık, sanki  Pelit’ten hiç yememişim gibi, nedense o anda karar verdik yapılır mı yapılır diye. Kısmet işte. 😀 Yapar mısın dediler, ben ha, florentine ha, bit-tabii  yaparım dedim. Ben mi ondan korkacağım, o benden korksun!

 

Dedim ama, elde tarif yok, tek yemekle de olmuyor ki, bir yere kadar. Oturdum, internet senin pinterest benim, bir dolu tarif okudum. Her biri birbirinden farklı, değişik tarifler. Türkiye’de bulabileceğimden emin olmadığım malzemeler vs, neyse seçtim seçtim, 3 tarife indirdim.

Hepsini denedim: Birisi çok cıvık oldu, birisi fazla kıtır oldu, sonunda aşağıdaki tarifte karar kıldım. Tabii kendi yorumumu da kattım. İşte bu kadar… Buyurun tarife..

Devamı için tık / Press to read more

Yulaflı sağlık kurabiyesi 32 adet, 121 kalori

Image

Bu tarif, çok sevdiğim bir arkadaşımdan. Evde kahvaltı için aceleyle servise yetişen oğluna hazırlamış. Ama sonuçta sadece onunla kalmamış, deneyen herkes pek beğenmiş, yayılmış, yayılmış, yayılmış.

yulaflı kurabiyeFırından çıktıktan sonra iyice soğumasını bekleyip kapalı bir kap ile buzdolabında bir hafta saklayabilirsiniz. Tabii göz açıp kapayana kadar bitmezse. Buzdolabından çıkardığınız zaman bile yumuşaklığını koruyor, içindeki iri çikolatalar, tarçının enfes kokusu insanı bir değil, birkaç tane yemek için baştan çıkarıyor. .

Görüntüsü perişan bir kurabiye. Ama lezzeti muhteşem! Gerçekten ! 😀 İçindeki tarçın, zencefil, envai çeşit kuru meyva veeee iri parça çikolatalar, daha sayıyım mı?

 

Devamı için tık / Press to read more

Sert görünümlü, yumuşak kalpli kurabiyeler

Image

çatlak kurabiye

Bu kurabiyeleri çok severim. Uzun zamandır yapmamıştık, kısmet bugüneymiş. Hem çikolatalı, daha doğrusu kakaolu, hem kahveli, ah tabii bir de tarçın var. Hem sert, hem yumuşak. Kahvenin yanında veya çayın yanında. Çatlak çatlak, güzel ötesi.

 

Devamı için tık / Press to read more

Zayıf kurabiye

Image

kalorisiz kurabiyeBu şekerlerin tarifini internette buldum. Çok ilginç geldi, evden çıkmama 1 saat kalmasına ve daha giyinip hazırlanmamama rağmen fırladım yaptım. O derece yani. Eh beni artık yavaş yavaş tanıyorsunuz, üşenmeyen, denemekten korkmayan sıfatlarını hak ettim sanırım.

Tariften 16 kurabiye çıkarabildim. İçindeki çikolata parçalarıyla beraber, 36kalori bir tanesi. Zaten 3 tane yediğiniz zaman doyuyorsunuz. Atıştırma ihtiyacınız köreliyor.

Devamı için tık / Press to read more

Biscotti – Bisküvinin italyancası 37 kalori 100 dilim

Image


Biscotti

Kıtır, hem de bazen damağı parçalayacak kadar kıtır bir kurabiye mi demeli? Yoksa kelime anlamı ile başlayıp devam mı etmeli. Biscotti. Ya da Selanik gevreği.

Bis-cotti: İki kere pişirilmiş. (italyancadan)

Bis-cuit: İki kere pişirilmiş (fransızcadan)

Kısacası, iki kere pişirilen, kıtır kurabiye. İki kere pişirme işi sıcak fırın önünde biraz ızdıraplı olsa da, hava almayan kaplarda uzun zaman dayanması büyük avantaj. Hele bir de benim gibi pislik yapıp çaya veya kahveye bandıra bandıra yemeyi seviyorsanız.

Malzemesi çok basit. Bazını bir kere yaptıktan sonra içeriğini zenginleştirmek veya sadeleştirmek sizin yaratıcılığınıza kalmış. Şöyle ki;

Devamı için tık / Press to read more